Özel Üniversitelerde Fahiş Zam Sorunu Nedir?

Son yıllarda özel üniversite zamları, hem öğrencileri hem de velileri ekonomik açıdan zorlamaktadır. Bazı vakıf üniversiteleri, bir önceki yıla göre yüzde 100’ü aşan ücret zamlarıyla dikkat çekerken, bu artışların hukuki dayanağı ve sınırları da tartışma konusu olmuştur. Peki öğrenciler ve veliler, bu tür zamlarla karşılaştığında ne yapabilir? Bu yazıda, özel üniversite zamları karşısında sahip olduğunuz yasal hakları sade ve anlaşılır bir dille anlatıyoruz.

YÖK’ün Özel Üniversitelere Yönelik Denetim Yetkisi

Vakıf üniversiteleri, kâr amacı gütmeyen eğitim kurumlarıdır ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) denetimi altında faaliyet gösterir. YÖK, eğitim ücretleri dahil olmak üzere birçok konuda bu kurumların şeffaf, makul ve öğrenci odaklı davranmasını bekler.

YÖK’ün vakıf üniversitelerine yönelik uyarılarına göre:

  • Ücret artış oranları, TÜİK tarafından açıklanan 12 aylık ortalama TÜFE oranını geçmemelidir.
  • Kayıt sırasında öğrenciye bildirilen zam sınırları aşılmamalıdır.
  • Üniversiteler, eğitim ücretlerini kayıt öncesinde açıkça ilan etmek zorundadır.
  • Dönem içinde veya keyfi şekilde yapılan zamlar hukuka aykırıdır.

YÖK ayrıca, zamların denetleneceğini ve öğrencilerin mağdur edilmesi hâlinde idari yaptırımların uygulanabileceğini ifade etmektedir.

Tüketici Hakları Kapsamında Öğrenci ve Velilerin Korunması

Özel üniversitelerde kayıt yaptıran öğrenciler ve veliler, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’a göre “tüketici” statüsündedir. Bu nedenle imzalanan kayıt sözleşmeleri, tüketici sözleşmesi olarak değerlendirilir ve çeşitli güvenceler sağlar.

Tüketici Kanunu’na göre:

  • Sözleşmelerde yer alan ve dürüstlük kuralına aykırı olan şartlar haksız sayılır ve geçersizdir.
  • Üniversiteler, kayıt sırasında verdikleri zam taahhüdünü aşamaz.
  • Enflasyonun üzerinde yapılan zamlar haksız şart olarak değerlendirilebilir.
  • Öğrenciler, bu tür durumlarda ücretin iadesini talep edebilir.

Özellikle mahkemeler, enflasyon sınırını aşan zamları iptal edebilir veya makul seviyeye çekebilir. Bu da öğrencinin fahiş zamlara maruz kalmadan eğitimini sürdürmesine olanak tanır.

Ayıplı Hizmet Kapsamında Eğitim Hakkı

Eğitim bir hizmettir ve bu hizmetin taahhüt edilen kalitede sunulması gerekir. Eğer üniversite, kayıt sırasında vaat edilen ders saatleri, laboratuvar imkanları veya eğitmen kadrosunu sağlamazsa, bu durum “ayıplı hizmet” olarak değerlendirilebilir.

Örneğin:

  • Pandemi döneminde uzaktan eğitime geçilmesi,
  • Uygulamalı derslerin iptali,
  • Yetersiz eğitim materyali sunulması,
  • Laboratuvar, kütüphane gibi olanakların sağlanmaması.

Bu tür ayıplı hizmetlerde öğrenci, hizmetin tekrar ifası, ücret indirimi ya da sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Tüketici hukuku kapsamında, öğrencilere sunulan eğitim hizmeti yetersizse orantılı ücret iadesi talep edilebilir.

Fahiş Zamlar Karşısında Hangi Yollarla Hak Aranabilir?

1. Tüketici Hakem Heyeti Başvurusu

2025 yılı itibarıyla değeri 149.000 TL’nin altındaki uyuşmazlıklar için Tüketici Hakem Heyetleri görevlidir. Eğer zam oranı enflasyonun üzerindeyse ve fark iadesi talep ediliyorsa, bu yola başvurmak mümkündür.

Hakem heyetinde açılan davalarda:

  • Ücretsiz başvuru yapılabilir.
  • Kararlar bağlayıcıdır.
  • Üniversite karara uymazsa icra takibi başlatılabilir.

2. Tüketici Mahkemesine Dava Açma

Zam farkı yüksekse veya hakem heyeti kararı tatmin edici değilse, Tüketici Mahkemesi’ne başvurulabilir. Mahkemede:

  • Zam oranının makul seviyeye çekilmesi istenebilir.
  • Ödenmiş fazla ücretlerin iadesi talep edilebilir.
  • Hizmetin ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmenin uyarlanması sağlanabilir.

3. YÖK ve Ticaret Bakanlığı’na Şikâyet

Fahiş zamlar idari açıdan da denetlenebilir. Öğrenciler;

  • YÖK’e şikâyet dilekçesi göndererek denetim talep edebilir.
  • Ticaret Bakanlığı Haksız Fiyat Kurulu’na başvurarak idari para cezası sürecini başlatabilir.
  • CİMER üzerinden durumu bildirebilir.

4. İhtiyati Tedbir Talebi

Öğrenci, dava süresi boyunca mağdur olmamak için mahkemeden ihtiyati tedbir talep edebilir. Bu sayede yüksek zam ödemeden eğitimine devam etmesi sağlanabilir.

Anayasa ve Yargı Kararları Işığında Eğitim Hakkı

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 42. maddesi uyarınca “hiç kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz.” Eğitim hakkı, fahiş ücret zamlarıyla zedelendiğinde Anayasa’ya aykırılık gündeme gelir.

Son yıllarda açılan davalarda;

  • Mahkemeler, yüksek zamların öğrenciyi eğitim hakkından mahrum bırakacak düzeyde olmasını hukuka aykırı bulmuştur.
  • Yargıtay ve istinaf mahkemeleri, zam oranlarını TÜFE ortalamasına çekmiş ve fazla alınan ücretlerin iadesine karar vermiştir.

Bu içtihatlar, öğrenci lehine güçlü bir yasal zemin oluşturur.

Sonuç: Öğrenciler ve Veliler Haklarını Aramalıdır

Özel üniversitelerde uygulanan fahiş fiyat artışları karşısında öğrenciler ve veliler yalnız değildir. YÖK denetimi, tüketici hukuku güvenceleri, yargı içtihatları ve anayasal haklar birlikte değerlendirildiğinde, zamlar karşısında hukuki çözüm yolları mevcuttur.

Bu noktada:

  • Öğrenci ve veliler sözleşmelerini dikkatle okumalı,
  • TÜFE üzerindeki zamları sorgulamalı,
  • Gerektiğinde Tüketici Hakem Heyeti ve mahkemelere başvurmalıdır.

Eğitim hakkınızı korumak için bilinçli hareket etmek ve hukuki destek almak büyük önem taşımaktadır.

Diğer Yazılarımız:

Sıfır Araçta Ayıp Durumu: Tüketicinin Hakları Nelerdir? İade, Değişim ve Onarım Rehberi

Özel Okul Ücretlerindeki Fahiş Artış, Zam, Ücret İadesi ve Hukuki Süreç

İkinci El Ayıplı Araç İadesi Davası ve Hukuki Süreç

Bakırköy Avukat ve Hukuk Büroları konum için tıklayınız.